Onu ilk gördüğünde fark etmezsin. Akrep kadını ses çıkarmaz. Belki çok konuşur, belki gülümser, belki gözlerini kaçırır. Ama asıl iletişim zaten çoktan başlamıştır. Sen onun enerjisine girmişsindir. Farkında bile olmadan ruhunun iç haritası çözülmüştür. Ve o, senin hakkında senden daha çok şey bilmeye başlamıştır. İşte o an oyun başlamıştır. Ama sen, oyun oynandığını çok sonra anlarsın.
Akrep Kadını Sadece Kadın Değildir
O bir bilinç biçimidir. Karanlıkta yürüyen bir içgörü. Ruhsal labirentlerin haritasını cebinde taşıyan bir varlık. Onu “tutkulu, seksi, kıskanç” gibi sığ sıfatlarla tanımlayan herkes, onun sadece gölgesine dokunmuş demektir. Gerçek Akrep kadını ise gölgesinin içinden geçer, seni onunla yüzleştirir ve sonra sessizce izler.
O, tüm burçların içinde ölüm ve yeniden doğuş kodunu taşıyan tek varlıktır. Diğerleri değişir, dönüşür, gelişir. Akrep kadını ise yok olur ve yeniden yaratır. Kendini. Seni. Bazen ilişkiyi. Bazen tüm gerçekliğini.
Gözleri Neden Bu Kadar Yoğun?
Çünkü baktığı her şeye nüfuz eder. Akrep kadınının gözleri, karşısındakinin bastırılmış travmalarını, sakladığı arzuları, unuttuğu kırıkları görür. Ama bu bir “sezgi” değil, bir enerji mühendisliğidir. O seni sadece izlemez. Enerjini kırar, çözer, yeniden yapılandırır. Bu yüzden onunla göz göze gelmek bile bazıları için rahatsız edici olabilir. Çünkü onun bakışı bir davet değil; bir analizdir.
Onun Gerçek Arzusu Ne?
Göründüğü gibi tutkuyu aramaz. Seks onun için bir araçtır. Aradığı şey “birleşme” değil, erime ve yeniden form alma deneyimidir. Onun aradığı; birinin zihninde, kalbinde, bedeninde, geçmişinde ve geleceğinde aynı anda var olmaktır. Bunu başaramazsa; sıkılır, içe çekilir, yok olur. Çünkü yüzeyde kalmak, onun doğasına hakarettir.
Bu yüzden bazı ilişkilerinde birden bire “kaybolur”. Gitmez, ama yok olur. Fiziksel olarak yanındadır belki ama enerjisi çoktan başka bir yerde dolaşıyordur. Bu, onun ölüm ve dönüşüm döngüsüdür. Ve bu döngüden sen sağ çıkamazsın, eğer onun dilini bilmiyorsan.
İntikamcı Mı? Hayır. Ama Unutmaz.
Akrep kadını sanıldığı gibi sadece intikam peşinde bir varlık değildir. Ama yaşadığı duyguyu unutmaz. Sadece insanları değil; anları, kokuları, bakışları, cümleleri arşivler. Ve zaman geldiğinde, bir hatırlatma dosyası olarak açar önüne. O an intikam almaz. Sadece gerekeni yapar. Çünkü onun adalet anlayışı sosyal değil, kozmiktir.
Duygularını Anlayamazsın
Çünkü o, duygularını sana aktarmak için üretmez. O duygularla dönüşür. Yani hissettiği şeyle eylemlere geçer. Seni sevdiğinde anlamazsın, çünkü “seni seviyorum” demez. Ama bir anda ruhunun en kırık yerine dokunur. Seni çözmeden tamir etmez. Onun sevgisi şifacı gibi değil; cerrah gibidir. Açmadan iyileştirmez.
Arkadaşlık mı? Hayır, Ruh Kontratı
Akrep kadınıyla arkadaş olmak istiyorsan, önce ruhunun soyunmasına izin vermelisin. Yüzeyde kalanları zaten kapıdan sokmaz. Ona göre arkadaşlık; ritüel gibidir. Sessiz anlaşmalar, içten sadakat, sonsuz sadakat. Ama ihaneti affetmez. Çünkü onun sadakati bir lütuf değil; yaşam enerjisinden bir paydır. Aldıysan kıymet bil. Yoksa senden keser.
Manipülatif Mi?
Eğer yüzeyde yaşıyorsan, evet sana göre öyle görünür. Ama gerçek şu ki; o insanları manipüle etmez. İnsanların bastırdıkları arzularla onları yüzleştirir. Onun yanında herkes çıplak kalır. Ve çoğu kişi çıplak kalmaya hazır değildir. Bu yüzden “beni etkiliyor” der. Aslında kendi gerçekliğine bakmaktan korkuyordur. O sadece ayna tutuyordur.
Ne Zaman Tehlikelidir?
Akrep kadını, kendi gücünü unuttuğunda tehlikeli olur. O zaman kendine zarar verir. Çünkü onun içindeki yıkıcı enerji dışarı değil, içeri döner. Kimi zaman duygularına hapsolur, kimi zaman her şeyi sorgular. Bu dönemlerde uzaklaşır, kabuğuna çekilir. Ve tekrar doğmak için kendini içeriden yakar. Bu onun arınma şeklidir.
Ve geri döndüğünde, artık o kadın değildir. Yeni bir bilinçtir. Yeni bir enerji. Yeni bir oluş.
Peki Sen Hazır Mısın?
Akrep kadını senin yanında olduğu sürece, geçmişinle, arzularınla, karanlığınla yüzleşmeye hazır olmalısın. Çünkü onun enerjisi iyileştirici değil; dönüştürücüdür. Seni sen olmaktan çıkarır. Ama bir şartla: kendi karanlığını inkâr etmeyeceksin.
O, ışık vermez. Ama kendi ışığını yakman için seni karanlığa bırakır. Ve sen bu karanlıkta gözlerini açabilirsen, onun kim olduğunu ilk kez görmeye başlarsın.